25 Ocak 2010 Pazartesi

Uzun zaman oldu, he?



Uzun bir süredir blog yazmadığımı farkettim. Demekki hiçbi eksiklik hissettirmiyor bu oluşum bana...
Bunca zamandır Manga blogumuzla ilgilendiğim ve bi şeylerle meşgul olduğum için yazmıyordum bir de ne yalan söyliyim içimden hiç gelmiyordu.
Bu arada sevgili arkadaşım SweatLeaf  yeni çevirmenlerimizden oldu bu ara verebilceğim en güzel haberlerden biri bu! Grupça bir şeyler yapmak her zaman eğlencelidir. Teşekkürler kelimesinin ücret olarak geçtiği güzel bir oluşum içerisindeyiz bence.
Neyse, geçen gün dışarı çıktığımda farkettim (ay ne kadar gerizekalısın şimdi mi farkettin demeyin!),evde oturduğum sürece yaşamın halkasından uzak durmuş ve kaderimin düz bi çizgide devam ettirmiş oluyordum. Bir insan evde oturuyor ve insanlarla iletişimini belli bir seviyede koruyorsa kesinlikle şu kader zımbırtısı da öylece duruyor. Bunu ilk annemin kahve fallarında hiç gözükmemeye başladığımda anladım, aslında geleceğimle ilgili her şey 1 sene öncesine kadar öngörülebilirken, şu an her şey belirsiz ya da kendi ellerimle çizmem gereken bir dönemdeyim. Eğer öyleyse bu kesinlikle çok büyük bir şans olmalı! ''ay! hiç bir amacım yok, bittim ben vah vah!'' demenin sırası değil... Hep olucakları önceden ben belirlemek istemişimdir, hayatıma olumlu olmusuz şeyleri ben yakınlaştırıp uzaklaştırmak için çabaladım. Nitekim düşünme stilimle bunu başardığım zamanlar oldu. Bu hayatta, hem erkek kadar sert, hem de bir kadın kadar acıya dayanıklı olanlardan olmalıydım. Bir insanın kendiyle gurur duyup böbürlenmesi her zaman kibir değildir. Biliyorum ki hayatımdaki bu belirsizlik fırtına öncesi sesizliğin bir göstergesi. Eğer kötü bi şeyse de ben bununla başa çıkabilmeliyim, çünkü epey bi savaştım.

Bu kadar zırvalık yeter! Şimdi yeni figürlerimden resimler paylaşmak istiyorum. (Kafama taktım Figür koleksiyonu yapıcam demiştim!!)

Code Geass R2'den Li Xingke(bandai) ve Kuroshitsuji'den Sebastian (sega)
(Bu iki karakterin hayatımdaki yeri ve önemini anlatamam kısaca; İlk görüşte Aşk diyebiliriz :)



Sağ baştan: Katsura, Kagura, Kobato, Yagami Light, Lambo
(Hepsi birbirinden kaliteli ve güzel)

Katsura (Gintama styling da!/ Bandai)

Kagura (petit chara land)

Kobato (Clamp)

Yagami Light (good smile Company)

Teen Lambo (Bandai)

Bir de bandai yapıpı olmasına rağmen pek beğenmediğim ve ggden aldığım Bleach figürlerim var;

Matsumoto ve Ulquiorra Schiffer

Ve bir kaç Sakata Gintoki ve Hakuouki Shinsengumi Kitan pre-order'ım var Nisan gibi kovuşabilceğim sanırım. Hakuouki Shinsengumi Kitan bir oyundan uyarlama Anime olarak Nisanda başlıycak büyük bir merakla onu bekliyoruz biz bir kaç kız :) Anime tarihinde bu kadar yakışıklı Shinsengumiler görülmedi doğrusu, bakire kalplerimiz kirlendi resmen. Yakında bannerim HSK tribute olacak ;) O yüzden animeyle ilgili resim vermiyorum süprizi kaçmasın :**

11 Ocak 2010 Pazartesi

formspring.me diye bir şey...

Şimdi msne az girsem de insanların kişisel iletilerini okumak hobimlerim arasından olduğu için, dikkatimi çekti. İlk önce önemsemedim formspring.me diye bir sosyal platform sandım. Yine bir facebook, twitter vakası vuku buldu dedim. Sonra biri'' nolur ya biri bana da sorsun'' (o kişi kendini biliyor) diye yalvarmış iletisinde... girdim baktım boyna soru sorulmuş ve kullanıcı cevap vermiş. Sorulara yarıldım bir, ikincisi soru soranıanonymous birisi olması pek bir şukela geldi. Çoh eğlendim birden içimden o insana en abuk sabuk soruları sormak geldi, fakat soru gelmiyor aklıma. Şimdilik bir hesap oluşturmuyorum soru sormak için beyinimin semalarında geziyorum ama tık yok, sanırım bu tür şeyler kal getiriyor insana... Komik bi şeyler yakaladım mı da screenshot almaya başladım mesela (artık kendimden de korkar oldum o kadar screenshot alıyorum ki...);



Okudukca anladım ama, bu şey her insanın içinde bir anketör olduğunu kanıtlıyor. Bir de sözlük yazarları bilir anketörlükle suçlanırlar ama hepsi de formspring.me kullanıcısı olmaktan kendini alamamış... Ayrıca ne kadar boş beleşci insanlar olduğunu da abuk sabuk sorulara cevap vermelerinden anlayabilirsiniz şu an henüz taze ya bu mevzu bir heycanla cevaplıyor millet.
 Yeni sosyal platformunuz herkese hayırlı uğurlu olsun diyorum beni daha fazla bulaştırmayın ben iyiyim...


6 Ocak 2010 Çarşamba

Kouga Saikoo!!

Bleach 252. bölüm beni yarmış geçirmiştir. Screenshot almaktan gülmekten izleyemedim resmen. İlk önce Rukia'nın o aptal suratı kilo almış gibiydi, çirkinliğine çirkinlik katmış resmen, afferim rukia hiç kendini seni sevmem için zorlamıyorsun itici olmak için elinden geleni yap gülüm :*

Daha sonra Senbonzakura Byakuya'nın bunca zamandır neden böyle davrandığına dahi açıklık getirdi, İchigo da dalga geçer gibi Byakuya gidip kendi gururun için Muramasa'nın yanına geçip dostlarına karşı çıktın gibi bişeyler dedi ah canım ya Byakuya'nın da bir yaşaması var... Sen bunca zamandır tek bir arkadaşına bile en azından kız kardeşine bile numara yaptığını söyleme düşman edin, ne kadar emosal bir durum kendi kendine eziyet et düşman edin ,aylardır bu saçmalığı izliyoruz biz de... Neyse sonra, nerdeyse ilk bleach izlemeye başladığım zamanlardaki gibi aşık oluyordum Byakuya'ya;
... derken Kouga'yla savaşı sırasında bir ara zor durumda kaldı kendisi zanpakutousu da uzağa bi yere fırlatıldı. Ama senbonzakura cisimleşerek efendisini kurtarmaya geldi sadasdasd naaah! Bu kadar safça değildi, ya şok oldum hiç erkek erkeğe böyle laflar edilir mi hem de dövüşlü vurdu kırdılı bir animede Shounen jump'ı %70 erkek olan bir dergi bi de, inanılmaz!(allah verede filler yani) Neyse laflara gelin;


Ne denir buna yani Byakuya'nın zanpakutousu gaymiş demezler mi? gitti bütün coolluğu adamın... Hiç böyle şeyler beklemiyordum açıkcası iyi oldu eğlendirdi beni... Bi ara şaşırmış bir pozunu yakaladım baya bi süre avatarım olarak kullanmayı düşünüyorum ahaha

İşte böyle, en son da artık bunca zamandır filler izlemenin getirisi olarak Byakuya bankai kullandığında başka bir tekniğini de açığa çıkardı ,sanırım bu izleyenler için bir bonus oldu.(daha önce kullanmış ve ben hatırlamıyor olabilirim eğer öyleyse uyarın lütfen!)
Senbonzakura Kageyoshi : Ölüm çemberi. Muhteşem beyaz kılıç
Bu tekniği kullanarak karizmayı geri kazandı, meleğe benzettim ben çok hoşuma gitti doğrusu afferim Byakuya iyi akıl ettin!

Neler yaptım?

Öncelikle yeni yıldan beri bir şey yazmadığımı farkketim hemen resimlerle kısaca bir özet geçmek istiyorum, eminim siz de neler yaptığımı çok merak ediyorsunuzdur(!) kesin!!!
Yeni yılda ne zamandır ilk defa  hediye aldım:) inanılmaz güzel bir hediye hem de;
Sevgili Ayasegawa bana kocaman bir kumbara almış.

2 ocak kankardeşimin doğum günüydü onunla yemeğe çıktık ama hiçbir şey yemedi doğru düzgün çok kırıldım zaten kilo vermiş... Bana görüşmediğimiz süre içerisinde yaşadığı ilginç maceraları anlattı, çok eğlendim :)
O pastayı bile ben yedim o yemedi :/
Neyse sonraki günlerimde süreki manga editledim manga blogumuzu düzenlemeye çalıştım açıkcası css kodlarından anlamıyorum. Yine de yavaş yavaş çalışmalarımızı yayınlamaya başladık iyi oldu...

Ve bu aralar yarım bıraktığım animelerimi bitirmeye çalıştım. Harika bir anime daha izledim clannad ve clannad after story'den sonra yine göz yaşlarıyla buluştum. Adı Tokyo Magnitude 8.0, Tokyo'da 8 şiddettinde olan bir depremi ve depremle yüzleşen 2 kardeş ve bir kadının yaşadıklarını anlatıyor. Belki bir film olsa bu kadar etkilenmezdim ama hem çizimleri hem de konusu bakımından gerçek bir şeyler tasvir ediliyordu, çok etkilendim izlemeyenlere mutlaka tavsiye ederim...

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...